Saturday, December 1, 2018

Opus Amadeus İstanbul Org Festivali-GHISLAIN LEROY

Sanat Yönetmenliğini Mehmet Mestçi'nin yürüttüğü ve Harbiye Saint Esprit Katedrali'nin ev sahipliğinde düzenlenen Türkiye'nin ilk Org Festivali kapsamında, 29 Kasım akşamı Fransız org sanatçısı Ghislain Leroy, 17. yy'dan 20. yy'a uzanan bir yelpazede konseri gerçekleşti. Havanın çok soğuk ve yağmurlu olmasına karşın kilise sıralarını dolduran insanlar, İstanbul dinleyicisi tarafından org müziğine verilen önemi ve festivalin değerini yansıtıyordu.
Festival broşürü
Kendi kuşağının en yetenekli org sanatçılarından kabul edilen Ghislain Leroy, Fransız org ekolünden gelmekle birlikte çağdaş eserlerin de güçlü bir yorumcusu ve destekçisi olarak bilinmektedir. 2016 yılından bu yana Amiens Metropole bölgesi konservatuarı ve Belçika'da Kraliyet Konservatuarı'nda asistanlık yapmakta ve Japonya da dahil olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde konserler vermektedir.*

Rieger marka orgda konser hazırlığı
Festivale ses veren Kutsal Ruh Katedralinin 1898 tarihli Avusturyalı Rieger Orgelbau marka orgu, Philharmonie de Paris'tekiyle aynı markaymış. Mehmet Bey, Romantik döneme ait bu org, 100 yılı aşkın yaşına rağmen çok iyi restore edildiğini ve çok iyi durumda olduğunu belirtti.


1846 yılında inşa edilen Katedralin romantik mimarisi de müzikle uyum içindeydi. (Katedralin tarihiyle ilgili daha fazla bilgi için, web sitesi ziyaret edilebilir ve Bianet'te yayınlanmış şu yazıya göz atılabilir)

Ghislain'in konser programı aşağıdaki gibiydi: 

Johann Sebastian Bach (1685-1750) : Prelude and fugue in a minor BWV 543

Wolfgang Amadeus Mozart (1756-1791) : Andante in F KV 616

César Franck (1822-1890): Prelude, fugue and variation op. 18

Felix Mendelssohn (1809-1847) : Ouverture de l'Oratorio Paulus op. 36 (transcription William T. Best)

Vincent Paulet (1962) : Salve Regina

Charles-Marie Widor (1844-1937) : Toccata de la Vème Symphonie

İlk eser, Bach'ın org için prelüd füglerinden BWV 543 numaralı La minör eserdi. Ardından, Mozart’ın 1791'de, hayatının son yılında yazdığı son 3 eserden biri olan, mekanik org için bestelediği F majör Andante'yi çaldı. Fransız org müziğinin önemli bestecilerinden Cesar Franck'ın Si minör prelüd, füg ve varyasyonları ise bu konserde dinlediğim en güzel eserdi diyebilirim. 


Mendelssohn'un Pavlus Oratoryosu'nun uvertürünün ardından çağdaş Fransız besteci, Vincent Paulet'nin Salve Regina adlı eserini seslendirdi. Benim adıma, org gibi eski bir enstrümandan atonal özellikleri olan çağdaş bir eser dinlemek hayli enteresan oldu. Türk dinleyicisi olarak Çağdaş eserlere hala alışamadığımız için, bittiğinde bir süre kimse alkışlayamadı :D neyse ki İDOB orkestrasında fagot sanatçısı olan yanımdaki beyefendi alkışlamayı başlattı da bu tuhaf bekleyiş sona erdi :) 


Son eser, C-M. Widor'un beş numaralı org senfonisinden "Toccata" eserle konseri coşkuyla tamamladı. Bis olarak da, J.S. Bach'ın BWV 147 numaralı eseri "Jesus bleibet meine Freude"yi seslendirdi. 




Genel anlamda, Fransız ve Alman org okullarının üslup farklılıkları nedeniyle, Alman bestecilerin eserlerini yorumlayışında ifade geri planda kalmış ve daha yürüyen bir tempo benimsemiş olmasına karşın virtüözitesinin konuştuğu performansı oldukça başarılıydı. Melodik eserlerde alt partilerin ve bas partisinin yer yer melodinin üstüne çıkmasına karşın, kuvvetli baslar insanın tüylerinin diken diken olmasına neden oluyordu. Cemaatin içinde Tanrının büyüklüğünü hissettirmek, aynı zamanda huşu ve Tanrı korkusu uyandırmak için resim dahil çeşitli sanatları üst düzeyde kullanan Katolik Kilisesi'nin, enstrüman olaraksa neden orgu seçtiğini bu konserde daha iyi anladım diyebilirim. 





Org festivalinin sıradaki ve son konseri 11 Aralık'ta, ülkesinin çok sevilen genç sanatçılarından Macar org virtüözü Dora Petery’yle Alman, İspanyol, Macar, İngiliz, Avusturyalı ve Fransız bestecilerden oluşan konser programıyla gerçekleşecek. İlk iki konseri kaçırdıysanız buna mutlaka gitmelisiniz. Geçtiğimiz yıllarda da muazzam mekanlarda ve çeşitli temalarla düzenlenen (hatta geçtiğimiz yıl yine Mehmet Bey'in sanat yönetmenliğini yaptığı Deniz Müzesi'ndeki Barok Konserleri'nden Napoli temalı konserle ilgili yazdığım yazıya buradan gidebilirsiniz) Opus Amadeus festivalinin yenisini iple çekiyorum dersem abartmış olmam :)


Ghislain Leroy ise 8 Aralık'ta Belçika'nın Liege şehrinde vereceği Trompet ve Org resitaliyle bu yılın ajandasını tamamlayacak. Bu ikili, 2014 yılında 3. Opus Amadeus Oda Müziği Festivali'nde yine aynı kilisede İstanbul'da çalmışlar. Trompet ve org kulağa o kadar cezbedici geliyor ki, umarım ileride böyle bir resital izleme şansım olur. O zamana kadarsa Youtube videolarıyla idare edeceğim. Aşağıda, Purcell'ın çok sevdiğim Dido's Lament aryasını seslendirdikleri bir performanslarını paylaşıyorum.



*Org müziği, yaygın olarak dinleme fırsatı bulamadığım bir tür olduğu için (Türkiye'de ilk ve en son dinlediğim org konseri bu yılın başında Boğaziçi'ndeydi. Boğaziçi'nin Tarihi Orgu başlıklı yazımda bu konserden bahsetmiştim. Ayrıca en son bu yaz Leipzig ve Vatikan gezilerimde ayin sırasında dinleme şansım olmuştu) organistlere aşinalığım da piyanoya kıyasla daha düşük. Bu nedenle, kendisiyle ilgili bilgi vermek için konser programından ve sanatçının web sitesinden faydalanmak istedim. Ancak http://www.ghislainleroy.org/Biographie.html adresindeki Fransızca, İngilizce ve Almanca biyografilerde birbirinden farklılıklar olduğunu gördüm. Programda Fransızca biyografinin çevrilerek kullanılması ve diğer dillerin sitede güncellenmemiş olabileceği düşüncesiyle ben de Fransızcadan çevrilen bilgileri paylaşıyorum 



No comments:

Post a Comment